Marmara Bölgesi İnşaat Müteahhitleri Derneği (MARBİMDER) Dünya Şehircilik Günü AÇıklaması
8 Mart dünya şehircilik günü sebebiyle kısa adı MARBİMDER olan Marmara Bölgesi İnşaat Müteahhitleri Derneği İstanbul Kadıköy de bulunan dermek merkezinde basın açıklaması yaptı
Basın açıklamasında dernek başkanı Mehmet Sadıkoğlu şunları söyledi
“Değerli misafirler değerli basın mensupları;
Marmara Bölgesi İnşaat Müteahhitleri olarak, 8 Kasım Dünya Şehircilik Günü münasebeti ile hepiniz hoş geldiniz diyor, basın açıklamamıza geçiyorum.
Değerli basın mensupları!
İnsanlık tarımla yerleşik hayata geçtiği günden beri, şehir yapılanmaları sürekli gelişmiş olup, kurulan şehirler bir yönü ile de insanlığın medeniyet gelişim sürecinde en belirgin göstergesi olmuştur.
Bugün ülkelerin gelişmişliğinin en önemli göstergesi olan şehirler, artan nüfus nedeniyle şehirlerin mekânsal konut alanlarının daralması ile karşı karşıya kalınmıştır. Bu durum karşısında kaçınılmaz olarak dikey mimari ile sorunlar çözülmek istenmiştir.
Dünyanın birçok yerinde olduğu gibi Türkiye’de de tarihi şehirler modern şehir yapıları ile iç içe sokularak, şehirlerin çevresel genişletilmesi, çarpık yapılaşmayı da maalesef beraberinde getirmiştir. Bu durum, ülke nüfusunu da şehirlere taşıyarak demografik yapıyı da değiştirmiştir.
Türkiye’nin bugün kırsal bölgelerde, köylerde yaşayan nüfusu maalesef %6 iken, şehirlerde yaşayan nüfus oranı %94 olmuştur.
Yoğun nüfusun yaşadığı şehirlerde, mekânsal alanın genişletilmesi mümkün olmadığı için, modern yapılar birçok şehir problemini de beraberinde getirmektedir.
Bu nedenle büyük şehir felsefesi oluşmuş olup, halkın yaşam kalitesinden çok, büyük şehirler ekopolitik şehir niteliğini kazanmıştır.
Değerli basın mensupları!
Marmara Bölgesi İnşaat Müteahhitleri olarak, dünyamızın her yönü ile hızlı bir değişim sürecine girdiğinin bilincindeyiz. Bu güçlü dönüşüm ve değişim için şehirlerimizin de hazır olması gerektiğini düşünüyoruz.
Malumunuz Türkiye bir deprem kuşağı üzerinde olan bir ülke olarak, şehirlerimizin olası bir depreme karşı korunaklı hale gelmesi son derece önemlidir.
Kuşkusuz depreme karşı bugüne kadar alınan tedbirler olmuştur. Kentsel dönüşüm çalışmaları ile belli bir mesafede alınmıştır.
Ancak konunun uzmanları, özellikle İstanbul’u örnek verecek olursak; olası bir depreme karşı büyük bir can ve mal kaybıyla karşı karşıya kalabileceğimiz konusunda uyarılarını sık sık yapmaktadır.
Biliyoruz ki hiçbir şey insan canından daha kıymetli değildir. Şehirler insanların yaşamını kolaylaştırmak, mutlu ve huzurlu yaşamaları için imar edilmelidir.
Bu nedenle Marmara Bölgesi İnşaat Müteahhitleri olarak bizler, şehircilik anlayışında bir paradigma değişiminin gerekliliğine inanıyoruz.
Değerli basın mensupları!
İnşaat sektörü Türkiye’nin lokomotif sektörlerinden biridir. Türkiye, yeni şehirler inşa edebilecek güçlü bir müteahhit kadrosuna sahiptir.
Türkiye, deprem tehlikesini düşünerek, köye dönüş projesine hizmet edecek, büyük şehirlerdeki nüfusu azaltacak, dengeli bir demografik yapıya zemin oluşturacak şekilde, ülke coğrafyasını göz önüne alarak, yeni bir şehir felsefesi ortaya koymalıdır.
Bu bağlamda, Marmara Bölgesi İnşaat Müteahhitleri olarak, ortak bir akılla hareket edilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Özel sektör, kamu ve konuyla ilgili tüm sivil toplum örgütlerini de paydaş kılarak Cumhuriyetimizin 100. yılına girerken Türkiye’nin büyük kalkınma hamlesini hep birlikte gerçekleştirebiliriz.
Değerli basın mensupları!
Kendi enerjisini üretebilen, kendi tarımsal ihtiyaçlarını en yakın çevresinden tedarik edebilen, lojistik bağları demir yollarıyla birbirine bağlanılabilen, dikey değil yatay bir şehir planlaması ile Yeşil Şehir Doğal Yaşam alanları oluşturulabilir.
Cumhuriyetimizin 100.yüzyılına girerken, Türkiye dünyaya örnek olabilecek, istihdam sorununu büyük ölçüde çözecek, büyük şehirlerimizin nüfusunu azaltarak, büyük şehirlerimizdeki birçok sorunun çözümü olabilecek, ekonomide büyük bir kalkınma hamlesi olarak yatay yeni şehirlerin oluşması ülkemizin kalkınmada güçlü bir vizyonu olabilir.
Sözlerimi bitirirken, Marmara Bölgesi İnşaat Müteahhitleri olarak, sadece konut ihtiyacına cevap veren bir sivil toplum kuruluşu olmadığımızı da belirtmek isterim.
Ülkemizin kalkınması için, istihdama daha çok katkı sunmak için, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonrada yüklendiğimiz büyük sorumluluğun bilincinde olacağız..”