Kadınlar Takım Çalışmasında Başarılı Değil
Gayrimenkulde Kadın Liderler Platformu tarafından düzenlenen ‘Kadınların İş Hayatında Yaptığı Temel Hatalar’ başlıklı etkinlikte konuşan Minerva Eğitim ve Danışmanlık Kurucu Başkanı Ayşegül Güngör, “araştırmaların kadınların takım çalışmasında başarılı olmadığını gösterdiğini bunun da kadınların işi bir oyun olarak görmemelerinden kaynaklandığının altını çizdi.
Gayrimenkul sektöründe çalışan kadınların bir araya geldiği Gayrimenkulde Kadın Liderler Platformu, üyelerine düzenlediği etkinlikler ile öne çıkıyor. Son olarak platform tarafından Ferko Signature’de düzenlenen ‘Kadınların İş Hayatında Yaptığı Temel Hatalar’ başlıklı etkinlikte Minerva Eğitim ve Danışmanlık Kurucu Başkanı Ayşegül Güngör, kadınların iş hayatında yapmamaları gereken hataları nedenleri ile katılımcılara anlattı.
Konuşmasına dünya çapında yapılan bir araştırmaya göre kadınların akademik olarak erkeklerden yüzde 20 daha başarılı olduğunu ancak bunu iş hayatına yansıtamadıklarının söyleyen Ayşegül Güngör, bunun nedeninin kadınların başta cesur olmadıkları ve takım oyuncusu haline gelemedikleri için olduğunu belirtti. Kişinin önce kendini tanıması gerektiğini ifade eden Güngör, “Öncelikle, ben kimim?, diye sormalıyız. O zaman şimdi soralım, siz hangisisiniz? İş hayatında cesaretli olmanın yanı sıra takım oyuncusu olmak çok önemli. Başkalarının ne söyleyeceğine, ne düşüneceğine dikkat edilmeden karar alınmaması lazım. Ayrıca duygusal zeka, kadınlarda erkeklerden yüzde 30 daha fazla ancak kadınlar bunu da iş hayatında çok az kullanmakta. İş hayatında kadınlar ne istediğini bilmeli ve buna göre müzakere etmeli. İş hayatında genelde yapılan en büyük hatalardan biri karşıdaki ile müzakere etme yerine ikna yoluna gidilmesi. Bu da ya hep verici ya da alıcı olan kadınların yaptığı hatadır. Ayrıca iş ve özel hayat dengesini nasıl kurduğunuz da önemli. Tabii iş hayatında yapılan ve ben bu muyum diye düşünülmesi gereken bir konuda; kişinin söylenmesi zor sözleri dikkatli bir şekilde söylediğine inanması. Oysa beden dili mesajı çok önemli.” diye konuştu.
Çok çalışmak değil, verimli çalışmak önemli
İş hayatında kadınların yaptığı hataları maddeler halinde sıralayan Güngör, ilk hatanın iş hayatının bir oyun olarak görülmediğini vurguladı. Güngör araştırmaların kadınların takım çalışmasında başarılı olmadığını gösterdiğini bunun da kadınların işi bir oyun olarak görmemelerinden kaynaklandığının altını çizdi. Kadınların ikinci hatasının sınırları içinde kalarak güvenli bir oyun oynamak istediğini, oysa kadınların bu sınırları aşması gerektiğinin önemine değindi.
Kuralların, sınırların ve stratejilerin herkes için aynı olduğunu düşünmenin üçüncü hata olduğunu söyleyen Ayşegül Güngör, “Maalesef herkes için aynı değil. Bunu kabul ederek çalışmak lazım. Kendi kurallarımızı kendimiz koyacak şekilde o noktaya ulaşmalıyız.” dedi. Çok çalışmanın da bir hata olduğunu vurgulayan Güngör, verimli çalışmak gerektiğinin altını çizdi.
İş hayatında kadının düşmanının yine bir kadın olmasının en büyük hatalardan biri olduğunu açıklayan Güngör, “Bir hatada iş arkadaşlarından öğrenmeyi redetmek. Çünkü bilgimizi paylaşmak istemiyoruz. Bunun nedenide bu bilginin karşı tarafın daha iyi paylaşabileceği ve kendisine ihtiyaç kalmayacağı düşüncesi. Oysa bilgi paylaştıkça çoğalır. Diğer en kötü hatamızda ‘Kırılgan Olmak’. Uluslararası literatürde bu tam olarak kırılgan olarak geçer ama Türkiye’de kırılmak, küsmek anlamına gelir. Çünkü kırılganlığımız sonucunda küsüp, çekip, gidip, uzaklaşıyoruz. Hassas noktalarımızı bularak, bunları kabul etmemiz gerek. Yine en kötü hatalarımızdan biri de, ne istediğimizi bilerek, sessizce, verilene kadar beklemek. Oysa beklememeliyiz, gidip, almamız gerekiyor.” şeklinde konuştu.
İş hayatında sevilmeye ihtiyacımız yok
Ayşegül Güngör, kadınların iş hayatında yaptığı diğer hataları ise şöyle sıraladı: “Herşeyi ben başaracağım duyugusu da bir hata. Kadın olarak yaptığımız hatalardan biri. Ben de bunu çok yaptım. Aslında bu nasıl yetiştirildiğiniz ile de alakalı. Ne yazık ki diğer bir hata iş hayatında anne gibi davranmak. Ayrıca aynı anda birçok şeyi yapmak da bir hata. Bunu güçlülük olarak görüyoruz ama ruhsal açıdan da zararlı. Tabii ki kadınları karar almadaki yavaşlılığı. Çünkü ince eleyip, sık dokuyoruz. Bir de sevilme ihtiyacı. İş hayatında sevilmeye ihtiyacımız yok. Son olarak en büyük hatalarımızdan biri de, erkek gibi düşünmeye çalışmak. Oysa ben nasıl düşünüyorum önemli…”