Türkiye’de bir yılını dolduran Uluslararası Gayrimenkul Danışmanlık Markası RealtyPlus Türkiye-KKTC’yi merkez ofislerinde ziyaret ettik. RealtyPlus Yönetici Ortağı Sayın Özhan Carda’ya sektörün bugünü ve sorunlarına dair sorularımızı sorduk, cevaplarımızı aldık.

Gayrimenkul, Parayı Korumanın Birincil Güvenli Yolu

Geçen yıldan itibaren hızlı bir yükseliş gösteren konut fiyatlarının, ulaşılabilirliğin üstüne çıktığı sektör paydaşları tarafından dile getiriliyor. Buna karşın; Haziran ayına kadar gerçekleşen konut satışlarında bir yükseliş gözlemlendi. Ağustos’a ayından sonra ise aşağı yönlü veriler gelmeye başladı. Bu veriler ışığında görüşlerini sorduğumuz Özhan Carda: “Gayrimenkul, Türkiye’de parayı korumanın birinci yolu. Altın ve dolar dünyaya bağlı; dolayısıyla bu kontrol edebildiğimiz bir argüman değil. Gayrimenkulde hiçbir zaman eksi olmadı. Fiyat artışlarındaki şişik fiyatlar eksiye döner elbette ama bu zarar ettirmez ve kısa sürede tekrar kendini korur. Yüksek fiyatlardan gayrimenkul alanların yarın bunu paraya dönüştürme endişesi yok. Hem parasını korumaya alıyor hem de 5 yıl sonrasına avantajlı bir fiyatla satma şansına sahip oluyor.” dedi.

“Vatandaşlık İçin Konut Alımında Değişen Fiyatlar, Piyasaya Fiyat Artışı Olarak Yansıdı”

Türkiye yabancıya gayrimenkul satışı ile vatandaşlık uygulamasına 1 Milyon Dolar olarak başlamıştı. Sonra 250 Bin ve en son 400 Bin Dolar fiyatlamayla uygulamaya devam ediyor. Yabancının Türkiye’deki konut talebi ve vatandaşlık için değişen fiyatlama hakkında konuşan RealtyPlus Yönetici Ortağı Özhan Carda: “ Yabancıya konut satış politikasında değişen fiyatlama maalesef bizim konut piyasamıza fiyat artışı olarak yansıdı. 250 bin dolar olarak uygulanan ve kamuoyu etkisi ile uygulamada 400 bin dolar seviyesine çıkıldı ama konut sahipleri de yabancıya yönelik aynı fiyatları uygulamaya başladı. 250 Bin Dolar olan ev 400 Bin Dolar olarak işlem gördü. Değişen fiyat düzeyi, yabancıların özellikle talep gösterdiği proje ve lokasyonlarda fiyata yukarı yönlü etkisi çok belirgin oldu.” yorumunda bulundu.

Konut Satışları Düşmeye Devam Eder mi?

Konut satışlarında Ağustos ayından itibaren aşağı yönlü satış verileri geliyor. Krediye ulaşımda sorunların olduğu ve yüksek konut fiyatlarının hâkim olduğu bu piyasa ortamında, konut satışlarının daha da düşüp düşmeyeceği noktasında görüşlerini sorduğumuz Özhan Carda: “ Bu sorunun yanıtını vermek çok zor. Seçim atmosferinde yeni bir kredi faizi kampanyası ile konut satışları desteklenebilir. Bu, seçime kadar konut piyasasını domine eder ve ayağa kaldırabilir. Yabancı tarafında da talep artıyor. Hem vatandaşlık için gelen talepler, hem de Rusya Ukrayna savaşından dolayı Türkiye talebi kendisini hissettirdi. Enerji kriziyle birlikte yeni bir Avrupa’lı talebi oluşması gündemde. Dolayısıyla bu gelişmeler bize konut talebi olarak yansıyacak gibi görünüyor.” değerlendirmesinde bulundu.

Endekslere Yansıyan Konut Fiyat Düşüşü Devam eder mi?

Son bir aylık endeks verilerine baktığımızda düşük yüzdelerle de olsa konut fiyatlarında aşağı yönlü bir güncelleme söz konusu. Ekonomide iyi yönlü bir seyir olması sonrasında enflasyonun düşmesinin konut fiyatlarına eksi yönlü yansıması noktasında görüşünü sorduğumuz RealtyPlus Yönetici Ortağı Özhan Carda: “ Türkiye’de konut fiyatlarının artışında ana etken enflasyon değil, döviz kuruydu. Mülkün değerini korumak isteyen ev sahibi veya yatırımcı, dolar kuru nezdinde fiyatlarını artırdı. Buna enflasyon da buna eklendi ve fiyatlar bugünkü seviyelere ulaştı. Yabancıya satış politikası da fiyatlara etki ediyor ve uygulama halen daha gündemde. Dolayısıyla, konut fiyatlarının düşmesi olası değil.” değerlendirmesini yaptı.

“Konut Kira Kooperatifleri Kurulmalı!”

Konut fiyatları artışına paralele olarak artış kaydeden konut kiraları son ayların ana gündem maddesini oluşturdu. Barınma sorunu haline dönüşen konut kira fiyatları için farklı bir öneride bulunan Özhan Carda: “Türkiye’de barınma sorunu haline dönüşen konut kiralarına, ülkenin zaten var olan bir yapı kooperatifi tecrübesi kullanılabilir. Kooperatif kanunda yapılacak bir düzenleme neticesinde konut kira kooperatifi modeli uygulanabilir. Sosyal konut uygulamasında satışa sunulan arsalar, bireyler yerine kooperatifler eliyle kiralanabilir konut yapımı için verilebilirdi. Uygun fiyatla alınan bu arsalar, hızlı üretimle, uygun fiyatla kiralanacak yapıların ortaya çıkmasına olanak sağlardı. Kira sorununu için hızlı ve gerçekçi bir adım bu sayede atılabilir.” yorumunda bulundu.

Yetkisiz, Belgesiz Gayrimenkul Satışı Yapan Yabancı Sorunu

Ülkemiz emlak danışmanlığı piyasasında yabancı emlakçı sorunu büyümeye başladı. Sektör temsilcilerinin zaman zaman değindiği konuya yönelik görüş bildiren Özhan Carda: “ Türkiye’de bu işi yapmak isteyen kişiler, “Taşınmaz Ticareti Hakkında Yönetmelik” hükümlerine göre resmiyetini sağlamak ve çalışmak zorunda. Türkiye’deki yerleşik yabancıların, kendi ülke veya dil coğrafyasına yönelik yetkisiz ve resmi unvansız emlakçılık yaptığına şahit oluyoruz. Yönetmelik, bu işi yapanları %4 ile sınırlarken gayri resmi yabancıların %10-15 gibi komisyonlar aldığını duyuyoruz. Bunlar da belli oranda fiyatlara etki ettiği gibi danışmanlık piyasasında güven ve güvenirliği sarsıyor; buna bir an önce önlem alınmalı.” değerlendirmesini paylaştı.

Son olarak, Türkiye’nin hem Ortadoğu coğrafyası hem de Avrupa için tercih edilen bir lokasyon olma özelliğine değinen Özhan Carda; Türkiye’nin iklim ve yaşam koşulları gibi farklı özellikleri, ülkede yaşama isteğini canlı tutacak ve bu da gayrimenkul piyasasına pozitif etki olarak yansıyacak, yorumunda bulundu.