Temmuz’da en keskin düşüş ipoteklide
TÜİK verilerine göre, konut satışları Temmuz ayında bir önceki yılın aynı ayına göre % 6,9 artarak 123.878 oldu. Emlakjet Genel Müdürü Gizem Moral Kunter, “7 ayda ise toplam satış adedi sadece % 0,04 azalışla 769.910 adet oldu, satış bir önceki yılın aynı dönemiyle paralel seyretti… İlk satış ve ikinci eldeki satıştaki 7 aylık gerileme ise % 2’nin altında. Bu süreçte faiz yüksekliği nedeniyle ipotekli satışta yaşanan % 18’lik düşüş ise en dramatik düşüş. Temmuz’da bu oran % 21,2” dedi.
TÜİK Temmuz verilerine göre, Türkiye genelinde konut satışları 2018 Temmuz ayında bir önceki yılın aynı ayına göre % 6,9 oranında artarak 123.878 oldu. Verileri Emlakjet Genel Müdürü Gizem Moral Kunter, şöyle değerlendirdi:
“7 aylık satışlara toplam olarak bakıldığında ise satış adedi 770.232’den 769.910 adede gerilese de fark % 1 bile değil, % 0,04 oranında, bir önceki yılın aynı dönemine göre paralel seyretti diyebiliriz. Türkiye genelinde ilk defa satılan konut sayısı bir önceki yılın aynı ayına göre % 6,8 artarak 57.617, ikinci el konut satışları bir önceki yılın aynı ayına göre % 7 artış göstererek 66.261 oldu. Birinci ve ikinci el böylece adetsel bazda yıl içindeki en yüksek rakamlarına ulaştı. Toplam konut satışları içinde ilk satışın payı % 46,5, ikinci elin payı % 53,5 oldu. Bu paylar ise geçen yıl ile neredeyse başabaş seviyeyi yakaladı. 7 aylık satışlara bakıldığında ise ilk satışlar % 1,8 azalışla 356.494 adede gerilerken, ikinci el % 1,5 azalışla 413.416 adede geriledi.”
İpotekli 7 ayda % 18 düştü, 232.210 adede geriledi
Türkiye genelinde ipotekli konut satışları bir önceki yılın aynı ayına göre % 21,2 oranında azalış göstererek 30.405 oldu. Toplam konut satışları içinde ipotekli satışların payı % 24,5 olarak gerçekleşti. İpotekli satıştaki fark, özellikle Haziran ile kıyaslayınca çok dramatik. Haziran’da % 35,3 artan ipotekli satışı, toplam içindeki payını 39,9’a taşırken, Temmuz’da % 21,2 azalışla payı % 24,5’e geriledi. Bunun da nedenleri mevsimsellik, ekonomik şartlar ve faiz indiriminin ve kampanyaların olmaması olarak öne çıkıyor… 7 aylık toplam ipotekli satışa baktığımızda ise ipotekli satışta geçen yılın aynı dönemine göre % 18 azalışla 232.210 adede gerilediğini görüyoruz.
Yabancıya satış artışı 7 ayda % 30’u buldu, Bursa, Yalova ve Trabzon öne geçti
Yabancılara yapılan konut satışları bir önceki yılın aynı ayına göre % 65,6 artarak 2.858 oldu. 7 aylık satışlara bakıldığında ise yabancıya satış % 30’u buldu (% 29,6). Yabancılara satışta getirilen teşviklerin yanında mevsimsellik de bu rakamın yükselmesinde etkili oldu. Yabancıların konut aldığı şehir sıralamasında ise İstanbul ve Antalya’dan sonra Bursa, Yalova ve Trabzon’un gelmesi ve Aydın, Muğla, Ankara ve Mersin gibi şehirleri geride bırakması da dikkat çekti. 7 ayda yabancıya satışlar Bursa’da 988, Yalova’da 725 ve Trabzon’da 648 adet oldu.
İŞTE TEMMUZ’DA EMLAKJET VERİLERİ
Kiralık dairenin yıldızı yükselmeyi sürdürüyor
Emlakjet verilerine göre, ilk 6 ayda olduğu gibi Temmuz’da da talebin yönü kiralık daire araması yönünde oldu. Satılık daire araması Haziran’a göre % 6 oranında azalırken, kiralık daire araması % 10,8 oranında arttı. Günlük kiralık dairedeki artış ise % 29 seviyesinde gerçekleşti. Kiralık dairedeki artışta hem mevsimsellik etkisini, hem ekonomik şartların alıcılar üzerindeki etkisini görebiliyoruz. Ağustos’ta asıl hareketin görüldüğü ancak Temmuz’da da etkilerin başladığı öğrenci talebini de gözardı etmemek gerekir.
Emlakjet’teki ilan değerleri Temmuz’da ne oldu?
Emlak ofisleri ve bireyler tarafından oluşturulmuş 500 bine ulaşan satılık ve kiralık emlak ilanından oluşan bir veri tabanına sahip olan Emlakjet’te Temmuz’da ortalama ilan değer aralıkları, kiralık dairede 1.100 ile 2.250 TL arasında, satılık dairede 235 bin ile 530 bin TL aralığında gerçekleşti.
Satılık dairede Beylikdüzü, kiralık dairede Bahçelievler öne çıktı
Temmuz ayında İstanbul’da satılık dairede Beylikdüzü, Esenyurt, Bahçelievler, Silivri ve Kadıköy, kiralık dairede ise Bahçelievler, Beylikdüzü, Küçükçekmece, Kadıköy ve Pendik, sırayla en çok aranan 5 ilçe arasında yer aldı.
İlk yarıdaki 2+1 ve 3+1 daire trendi, yerini 1+1’e bıraktı
Bu dönemde özellikle ilk 6 ayda 2+1 ve 3+1 dairelerde toplanan talebin, 1+1 dairelere kaydığını gözlemledik. Öğrenci eğiliminin yanı sıra, 1+1’lerin bu dönemde en ulaşılabilir daireler olması, bunda etkili oldu.
Anadolu şehirlerinin gelişme potansiyeli artıyor
Temmuz’da gayrimenkul sektörünün nabzının attığı İstanbul’un yanı sıra Balıkesir, Muğla, Bursa, Konya ve Gaziantep gibi şehirlerin arama trafiklerinin arttığını gözlemledik. Bu da Anadolu şehirlerinin gayrimenkulde giderek gelişen potansiyelinin bir göstergesi. Sektörde Anadolu illerinde ihtiyaç devam ediyor. Anadolu şehirlerinde büyük şehirlere göre daha uygun fiyatla konut satın alınabilmesi de burada hareketi güçlendiriyor.
‘Hedefler umut verici ancak uygulamaları görmek gerekli’
Sektörün öngörülebilirliği yeniden güçlendirerek yatırım ortamını iyileştirecek yeni bir yol haritasına olan ihtiyacının sürdüğünü belirten Kunter, “Geçtiğimiz günlerde Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’un, ekonomik dalgalanmanın durulması, müteahhitlerin yetkinliklerine göre sınıflandırılması, ucuz konut üretimi için kaynak temin edilmesi, bina tamamlama sigortasının yaygınlaştırılması ve yatırımcıların kazanılmış haklarının korunmasına dair hedeflerini paylaşması, sektör adına umut verici. Bununla birlikte yine sektörün çatı örgütlerinin bu yıl konut kredisi faizini % 1’in altına çekecekleri ikinci bir kampanya atağına geçecek olmaları, Eylül’den itibaren stokları olumlu etkileyecektir. Bu noktada KDV ve tapu harcında indirimin kalıcı hale getirilmesi ya da en azından yıl sonuna kadar uzatılması yine beklentiler arasında” değerlendirmesini yaptı.
Cumhurbaşkanlığı Yönetimi’nin ilk 100 gün programında yer alan Emlak Bankası’nın konut, arsa ve gayrimenkul ağırlıklı çalışacak olmasının da sektöre katma değer sağlayacağını belirten Kunter, “Yılın ikinci yarısı da döviz, faiz ve enflasyondaki yükseliş doğrultusunda ilk yarıya benzer geçiyor. Döviz artışı, her ne kadar inşaat malzeme ihracatı ve yabancıya satış açısından katkı doğursa da, inşaat maliyetlerini yukarıya çekmesi açısından büyük bir sıkıntı doğuruyor. Burada sektör önderlerinin liderlik ettiği üzere yerli malzeme kullanımı teşvik edilirse, bu alıcılara da olumlu yansıyacaktır” dedi. Yeni ekonomik programın konut sektörünün desteğini alarak sürdürmesinin 200 civarında konut yan sanayine destek vermenin dışında her yıl 1 milyon adet yeni konut ihtiyacının da önünü açmak anlamına geleceğini hatırlatan Kunter, burada ise hükümetin açıkladığı ekonomi programının somut uygulamalarının ve bunların etkilerinin bir an önce görülmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
Sektör ihtiyaç analizine odaklanmalı
İnşaat firmalarının ellerindeki stokları eritme hedefi sürecinde yeni proje üretimini bir miktar ertelediğine dikkat çeken Kunter, değerlendirmesine şöyle devam etti: “Stoğun bugün birikmesindeki en önemli etkenlerden biri de inşaat firmalarının arzlarını belli bölgelerde çoğaltması ve buralarda benzer projeler arasından sıyrılamadan hedef kitleleriyle buluşamaları. Özellikle lüks konut alıcı ve yatırımcısının son 3 yılda beklentileri değişti. İhtiyaç analizleri her kitle açısından doğru yapılmalı. Bunun yanı sıra önümüzdeki dönem makul fiyatı sunabilen firmaların da dönemi, bu yüzden doğru fiyatı koymak ve bunun için değer analizlerini de sağlıklı yapmak çok önemli.”