Prof. Dr. Harun Tanrıvermiş: Türkiye’nin konut siyasetini yeni baştan tasarlaması lazım”
Ankara Üniversitesi Uygulamalı Bilimler Fakültesi Dekanı ve Gayrimenkul Geliştirme ve Yönetimi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Harun Tanrıvermiş, A Haber programında konut finansman paketlerini değerlendirdi.
Geçen hafta açıklanan üçlü konut finansman paketinin yankıları devam ediyor. Sektör uzmanları ve akademisyenler, açıklana paketin detaylarını değerlendirmeye devam ediyor. Gayrimenkul sektörüne akademi tarafında önemli katkıları bulunan Prof. Dr. Harun Tanrıvermiş, üçlü konut finansman paketinin avantajlarını ve beklentilerini katıldığı programda aktardı.
Pakette ilk sırada yer alan 2 milyon tutarına kadar sıfır konut alımlarında 0,99 kredi oranı için yorum yapan Harun Tanrıvermiş: ” Bu oran oldukça avantajlı ama büyük kentlerde 2 milyona kadar konut bulmak oldukça güç olabilir. Anadolu’daki küçük kentlerde bu oldukça avantajlı olabilir yalnız yaklaşık 22 bin lira gibi bir taksit düşüyor; hane gelir bunun iki katı olması lazım ki bunu kullanabilsin” dedi.
“İkinci paketi anlamlı buluyorum”
Üçlü konut finansman paketindeki ikinci paket olan, “Döviz ve altınını satarak konut alanlara düşük faizli kredi desteği” nin sektöre ve vatandaş önemli katkı sağlayacağını belirten Tanrıvermiş: ” İkinci pakette belirtilen 2 milyon sınırı keşke 5-6 milyona yükseltilebilse. Döviz tevdiyat hesaplarındaki kişi sayısı oldukça fazla; yastık altında da önemli bir fiziki altın olduğunu değerlendirdiğimiz zaman 2 milyon, 5-6 milyon gibi rakam yükseltilir; kredi de %50 altına çekilebilir. Döviz ve altın varlıklarının konuta dönüşmesi gibi Türk ekonomisine önemli bir katkıda bulunur diye düşünüyorum” yorumunda bulundu.
“Fiyat artışına yanlış yerden bakılıyor”
Konut fiyatlarındaki artışla birlikte finansman paketinin üçüncü paketini değerlendiren Prof. Dr. Harun Tanrıvermiş: ” Türkiye yaklaşık bir yıldır konut sorunu tartışıyor ama yanlış yerden tartışıyor. Fiyatlardaki artışlar ile konut üreticilerinin yüksek bir kâr elde ettiği yönünde bir eleştiri getirildiğini görüyoruz. Fiyat artışlarının altında yatan iki neden var. Birinci nede şu; Türkiye genel olarak 2017 yılına kadar, yılda 110 bin yeni konut binası için ruhsat alıyordu, bu da 650-700 bin bağımsız bölüm üretimine denk geliyordu. 2018 yılında itibaren bu rakam, kademeli olarak 40 bin rakamlarına düştü. Dolayısıyla arz tarafı daraldı. İkinci tarafı da şu; Maliyetlerde ciddi bir artış yaşandı. Asgari ücret iki katına çıktı. Sosyal olarak belki bu gerekliydi. Öteki taratan üretim malzeme fiyatlarında ciddi artış oldu. Ocak 2021’den Şubat 2022’ye malzeme fiyatlarındaki artış neredeyse üç kat; konut fiyatlarındaki artış 3.2 kat. konut sektöründeki genel üretici maliyet artışı ve kârla çalışan üretici pozisyonunda. Dolayısıyla, maliyetler arttığı için fiyatlar artıyor. Üçünü paketi bu noktada çok anlamlı buluyorum” bilgisini paylaştı.
Prof. Dr. Harun Tanrıvermiş’in katıldığı programın yayınına ve açıklamalarının tamamına aşağıdaki youtube kaydından izleyebilirsiniz…